Bugün yapılacak asgari ücret görüşmeleri öncesinde açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, ücret belirleme sürecinde işçi ve işveren taraflarının temel muhatap olduğunu vurguladı. Yılmaz, emek kesiminin daha yüksek ücret talep ettiğini, işverenlerin ise istihdamın korunmasına odaklandığını belirterek, dengeler içinde bir rakamın ortaya çıkacağını söyledi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, İstanbul’da düzenlenen Finansta Türkiye Yüzyılı Zirvesi kapsamındaki özel oturumda ekonomi gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
“İki Tarafı da Ayakta Tutacak Bir Denge Gerekli”
Asgari ücret görüşmelerine değinen Yılmaz, aşırı uçların ekonomik açıdan zararlı olabileceğine dikkat çekti. Ücret artışlarının işletmeler üzerindeki etkisinin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirten Yılmaz, işletmelerin kapanmasının en çok çalışanları olumsuz etkileyeceğini ifade etti. Bu nedenle, hem çalışanların alım gücünü hem de istihdamın sürdürülebilirliğini gözeten bir dengeye ihtiyaç olduğunu dile getirdi.
Ekonomide Öncelik: Enflasyonla Mücadele
Türkiye ekonomisinin genel görünümüne ilişkin değerlendirmelerinde Yılmaz, hükümetin temel hedefinin finansal istikrarı sağlamak ve enflasyonu düşürmek olduğunu söyledi. Yalnızca para politikası değil, maliye politikası alanında da güçlü adımlar atıldığını vurgulayan Yılmaz, uygulanan programın kademeli şekilde hayata geçirildiğini ifade etti.
Bütçe Açığında İyileşme Mesajı
Deprem sonrası yapılan kamu harcamalarına da değinen Yılmaz, son üç yılda yaklaşık 90 milyar dolarlık kaynağın deprem harcamalarına ayrıldığını hatırlattı. Buna rağmen mali disiplinin korunduğunu belirten Yılmaz, deprem etkisi hariç tutulduğunda bütçe açığının milli gelire oranının yüzde 3’ün altına gerileyebileceğini söyledi.
Yapısal Dönüşüm ve 2026 Vurgusu
Konuşmasında yapısal dönüşüm başlıklarına da yer veren Yılmaz, iklim değişikliğiyle mücadele ve tarımda su odaklı projelerin öncelikli alanlar olduğunu belirtti. 2026 yılının bu alanlarda önemli bir dönüşüm yılı olacağını ifade etti.
Enflasyon Değerlendirmesi
Enflasyon verilerine ilişkin değerlendirmesinde Yılmaz, geçen yıl mayıs ayında yüzde 75 seviyesine ulaşan enflasyonun bugün yüzde 31,1’e gerilediğini, böylece yaklaşık 44 puanlık bir düşüş sağlandığını hatırlattı. Tarım sektöründe yaşanan daralmanın enflasyon beklentilerini olumsuz etkilediğini belirten Yılmaz, tarımda daha olumlu bir yıl yaşanması halinde enflasyonun 20’li seviyelere gerileyebileceğini söyledi.
Seçici Finansman ve Sosyal Konut Vurgusu
2026 yılına ilişkin ekonomik beklentilere de değinen Yılmaz, finansal koşullar açısından daha olumlu bir tablo öngördüklerini ifade etti. Esnaf ve çiftçi kredilerinde uygulanan sübvansiyonlara dikkat çeken Yılmaz, enflasyonla mücadele sürerken refahı artırmak amacıyla seçici finansman araçlarının devreye alındığını belirtti.
Dar gelirli kesimlere yönelik politikalara da değinen Yılmaz, kira ve gıda harcamalarının öncelikli alanlar olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan 500 bin sosyal konut projesine yoğun talep geldiğini aktaran Yılmaz, tarım ve gıda tarafındaki mevcut olumsuzlukların önümüzdeki yıl avantaja dönüşebileceğini ifade etti.
Sanayi ve İhracat Görünümü
Sanayi ve ihracat performansına ilişkin değerlendirmelerinde genel bir sorun görmediklerini belirten Yılmaz, özellikle savunma sanayii ihracatının 7 milyar doları aştığını ve önümüzdeki dönemde bu rakamın 10 milyar doların üzerine çıkmasının beklendiğini söyledi.