Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın verilerine göre, Şubat 2024 dönemi kısa vadeli dış borç istatistikleri kamuoyuna sunuldu.
Kuruma göre, kısa vadeli dış borç stoku, 2023 sonuna kıyasla yüzde 0,9’luk bir düşüşle 173,6 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.
Bankalar kaynaklı kısa vadeli dış borç stoku yüzde 2,2 artarak 69,9 milyar dolara yükseldi. Diğer sektörlerin kısa vadeli dış borç stoku ise yüzde 4,5 azalarak 57,7 milyar dolara geriledi.
Bankaların yurtdışından kullandığı kısa vadeli krediler yüzde 10,9 artarak 13,9 milyar dolara ulaştı. Banka dışı yurtdışı yerleşiklerin döviz tevdiat hesabı yüzde 4,4 azalarak 19,1 milyar dolara, yurtdışı yerleşik bankaların mevduatı yüzde 1,9 azalarak 20,3 milyar dolara geriledi. Yurtdışı yerleşiklerin TL cinsinden mevduatları ise yüzde 9,2 artarak 16,5 milyar dolara ulaştı.
İthalat borçları, diğer sektörler altında yer alan, yüzde 4,8 azalarak 51 milyar dolara geriledi.
Özel sektörün kısa vadeli dış borcu yüzde 3,3 azalarak 91,2 milyar dolara düştü. Kamu sektörünün kısa vadeli borcu ise yüzde 5,5 artarak 36,4 milyar dolara çıktı.
Özel alacaklılara olan kısa vadeli borçlar yüzde 0,2 azalarak 95,4 milyar dolar, parasal olmayan kuruluşlara olan borçlar ise yüzde 4,2 düşüşle 74,4 milyar dolar seviyesine indi.
Kısa vadeli tahvil ihraçları 2023 yılı sonundaki 1,6 milyar dolardan 2024 Şubat sonundaki 3,3 milyar dolara, resmi alacaklılara olan kısa vadeli borçlar ise 500 milyon dolara yükseldi.
Kısa vadeli dış borç stokunun döviz kompozisyonu ise yüzde 51 dolar, yüzde 22,2 avro, yüzde 10,8 TL ve yüzde 16 diğer döviz cinslerinden oluştu.
Orijinal vadesine bakılmaksızın vadesine 1 yıl veya daha az kalmış dış borç verisi kullanılarak hesaplanan kalan vadeye göre kısa vadeli dış borç stoku 227,5 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Bu stokun 19,1 milyar doları, Türkiye’deki yerleşik bankaların ve özel sektörün yurt dışı şubeleri ile iştiraklerine olan borçlarından oluştu.
Borçlu bazında değerlendirildiğinde, toplam stok içinde kamu sektörünün yüzde 22, Merkez Bankası’nın yüzde 20,2, özel sektörün ise yüzde 57,8 paya sahip olduğu belirlendi.