Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Ocak 2024 dönemine ilişkin kısa vadeli dış borç istatistiklerini yayınladı.
Ocak sonu itibarıyla kısa vadeli dış borç stoku, 2023 yıl sonuna kıyasla %0,2 azalarak 174,9 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Bu dönemde, bankaların kaynaklı kısa vadeli dış borç stoku % 2,2 artarak 69,9 milyar dolar olurken, diğer sektörlerin kısa vadeli dış borç stoku % 2,7 azalarak 58,8 milyar dolar düzeyine indi.
TCMB tarafından yapılan açıklamaya göre, bankaların yurt dışından kullandıkları kısa vadeli krediler %5,0 artarak 13,2 milyar dolar seviyesine yükseldi. Banka dışı yurt dışı yerleşiklerin döviz tevdiat hesabı %2,3 azalarak 19,5 milyar dolar, yurt dışı yerleşik bankaların mevduatı ise %1,4 azalarak 20,4 milyar dolar olarak gerçekleşti. Ayrıca, yurt dışı yerleşiklerin TL cinsinden mevduatları %10,8 artarak 16,8 milyar dolar seviyesine çıktı.
İthalat borçları ise diğer sektörler altında yer alan ithalat borçları %3,4 azalarak 51,7 milyar dolar olarak kaydedildi.
Kamu sektörünün kısa vadeli borcu %3,4 artarak 35,7 milyar dolar olurken, özel sektörün kısa vadeli dış borcu %1,4 azalarak 93,1 milyar dolar oldu.
Özel alacaklılara olan kısa vadeli borçlar %0,7 artarak 96,2 milyar dolar, parasal olmayan kuruluşlara olan borçlar ise %2,3 azalarak 75,9 milyar dolar düzeyine geriledi. 2024 Ocak sonu itibarıyla, kısa vadeli tahvil ihraçları 2,4 milyar dolar olarak gerçekleşti. Resmi alacaklılara olan kısa vadeli borçlar ise 373 milyon dolar oldu.
Döviz kompozisyonu açısından, 2024 Ocak sonu itibarıyla kısa vadeli dış borç stokunun %50,5’i dolar, %22,5’i Euro, %10,8’i TL ve %16,2’si diğer döviz cinslerinden oluştu.
Orijinal vadesine bakılmaksızın 1 yıl veya daha az kalan dış borç verisi kullanılarak hesaplanan kalan vadeye göre kısa vadeli dış borç stoku 225,4 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. Bu stokun 19,6 milyar ABD dolarlık kısmı, Türkiye’deki yerleşik bankaların ve özel sektörün yurt dışı şubeleri ile iştiraklerine olan borçlarından oluştu. Borçlu bazında değerlendirildiğinde, toplam stok içinde kamu sektörünün %21,0, Merkez Bankası’nın %20,5, özel sektörün ise %58,5 oranında paya sahip olduğu belirtildi.