Yüksek enflasyon ve sabit gelirli vatandaşların artan kredi kartı borçları, borçların tek bir çatı altında toplanmasına imkân veren “borç kapatma kredilerine” ilgiyi artırdı. Bankalar, farklı kalemlerdeki borçların ödenebilmesi için bu krediyi daha sık teklif ederken, uzmanlar her kullanıcı için doğru çözüm olmayabileceği uyarısında bulunuyor.
Borç Kapatma Kredisi Nedir?
Borç kapatma kredisi, tüketicinin kredi kartı borçları, ihtiyaç kredileri veya farklı bankalara olan borçlarını tek bir bankada toplamasına imkan sağlayan bir kredi türü olarak tanımlanıyor. Bu uygulama, mevcut borcun yeni bir krediyle kapatılması ve ödemenin tek kanal üzerinden yapılması esasına dayanıyor. Ancak uzmanlar, bazı durumlarda borçlunun daha zor bir geri ödeme sürecine girebileceğini belirterek dikkatli olunması gerektiğini ifade ediyor.
Kimler Borç Kapatma Kredisi Kullanabilir?
Bankalar bu krediyi genellikle belirli kriterleri karşılayan finansal tüketicilere öneriyor. Uzmanlara göre:
- Kredi Notu (Findeks Skoru): Borç kapatma kredisi, çoğunlukla 700 puandan başlayan ve 1500 puana kadar uzanan kredi notuna sahip kişilere sunuluyor. 1500–1700 aralığındaki yüksek kredi notuna sahip tüketicilerin genellikle bu tür kredilere ihtiyacı bulunmuyor; bankalar daha çok “orta riskli” (700–1099) ve “az riskli” (1100–1499) gruptaki müşterilere yöneliyor.
- Gelir–Taksit Dengesi: Bankalar, aylık belgelenebilir gelir ile taksit tutarı arasındaki dengeyi değerlendiriyor. Örneğin aylık 23.000 TL geliri olan bir kişinin 17.500 TL taksitle kredi kullanması, ödeme güçlüğü ihtimali nedeniyle riskli görülüyor.
Uzmanlar ayrıca her bankanın kendi risk analizini yaptığını ve çoğu bankanın toplam kredi tutarını tüketicinin net gelirinin dört katından fazla vermediğini hatırlatıyor. Genellikle taksitlerin, aylık gelirinin yüzde 30’unu geçmemesi tercih ediliyor.
“Her Zaman Mantıklı Değil” Uyarısı
Borç kapatma kredisi, ödeme takvimini sadeleştirmesi açısından avantaj sağlayabilse de, faiz maliyetleri nedeniyle toplam borç miktarının artmasına yol açabiliyor. Bu nedenle uzmanlar, kredi kullanmadan önce tüketicilerin gelir–gider dengelerini değerlendirmelerini, ek borçlanma riskini göz önünde bulundurmalarını ve mümkünse finansal danışmanlık almalarını öneriyor.
Yükselen borçluluk eğilimi nedeniyle söz konusu kredilere talep artarken, bankaların da bu ürünü daha sık müşterilerine teklif ettiği belirtiliyor. Ancak uzmanlar, tüketicilerin cazip görünen bu seçeneği kullanmadan önce şartları dikkatle incelemesi gerektiğini vurguluyor.